Ebristan: İstanbul Ebru Evi
Ebru, bir resim sanatı olmakla beraber, resim sanatı olmaktan ibaret değildir. Aynı zamanda nükteli bir şiir, yumuşak bir ezgidir de… Ebru, gücü zaman üzerinde oynamaya yeten, dans eden bir figürdür-tıpkı adını telaffuz ederken olduğu gibi-: EBRU! Belki de yeryüzünde hiçbir sanat, adıyla bu kadar bağdaşmamış, bu kadar iç içe geçmemiştir. Suyun yalınlığı, renklerin düğünü, insanın duyguları, doğanın kusursuzluğu ve Yaratan’ın tekliği ebru sanatında buluşur. Ebru sanatında nihai sonuç, bizi o sonuca ulaştıran süreçle beraber incelendiğinde anlam bulur ve zenginleşir. Ebru, fikre düştüğü ilk andan, gözle buluştuğu son ana kadar kendine has mistisizmini asla yitirmeyen bir ifade şeklidir.
Ebristan ise, Osmanlı’dan bu yana uğradığı her tarihte kendine bir yer bulan ebrunun İstanbul’daki evidir. Suyun saflığı, renklerin ahengi, insanın yeteneği ve doğanın çeşitliliği Ebristan’da ebruya can verir. Ebru sanatının yaşayan ustalarından Hikmet Barutçugil’in ebruyla olan diyaloglarını gönüllere açtığı Ebristan, bu sanatın bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da gönüllere açılabilmesi için yapılan ebru evidir.